MoveZone ile Spina Bifida’da Fonksiyonel Gelişim

Spina Bifida, omurga ve omuriliğin doğumsal bir gelişim bozukluğu sonucu tam olarak kapanmamasıyla ortaya çıkan bir durumdur. Bu rahatsızlık, sinir sisteminin belirli kısımlarında işlev bozukluklarına, kas zayıflıklarına ve hareket kısıtlılıklarına yol açabilir. Spina Bifida, doğumdan itibaren dikkatli takip ve düzenli fizyoterapi gerektiren bir nörolojik durumdur.

Spina Bifida Kimlerde Görülür?

Spina Bifida genellikle doğumsal bir hastalık olup, bebek anne karnındayken omurga kanalı tam olarak kapanmadığında gelişir.
Risk faktörleri arasında şunlar bulunur:
• Gebelikte folik asit eksikliği,
• Ailede nöral tüp defekti öyküsü,
• Annenin gebelikte geçirdiği enfeksiyonlar veya bazı ilaçların kullanımı,
• Çevresel faktörler ve genetik yatkınlık.

Spina Bifida Belirtileri Nelerdir?

Spina Bifida’nın şiddeti, omurilikteki açıklığın yerine ve büyüklüğüne göre değişir. Belirtiler arasında:
• Bacaklarda güçsüzlük veya felç,
• Yürüyüş bozuklukları,
• İdrar ve dışkı kontrolünde zorluk,
• Bel veya sırt bölgesinde şekil bozukluğu,
• Refleks kaybı ve kas dengesizliği,
• Bazı vakalarda hidrosefali (beyinde sıvı birikimi).

Spina Bifida Tipleri

Spina Bifida üç ana tipte görülür:

  1. Spina Bifida Occulta: En hafif formdur, genellikle belirti göstermez.
  2. Meningosel: Omurga zarlarının dışarıya doğru çıkmasıyla karakterizedir.
  3. Miyelomeningosel: En ciddi formdur, sinir dokusu da dışarı çıkar ve nörolojik etkiler daha belirgindir.

Spina Bifida Tedavisi ve Rehabilitasyonu

Spina Bifida’nın tedavisinde amaç; bağımsız hareket yeteneğini artırmak, kas gücünü korumak ve yaşam kalitesini en üst düzeye çıkarmaktır.
Tedavi süreci multidisipliner olup, fizyoterapi büyük bir rol oynar.

Fizyoterapi: Kas gücünü artırmak, eklem hareket açıklığını korumak ve postürü iyileştirmek için kişiye özel egzersizler uygulanır.
Manuel Terapi: Kas gerginliklerini azaltmak ve dolaşımı artırmak için destekleyici bir yöntemdir.
Yürüme Eğitimi: Denge, koordinasyon ve yürüme becerilerini desteklemek için özel yürüme analizleri yapılır.
Destekleyici Ekipmanlar: Ortez ve yardımcı yürüme cihazları ile fonksiyonel bağımsızlık sağlanır.
Pilates ve Fonksiyonel Egzersizler: Kas kontrolünü ve core stabilizasyonunu artırmak için güvenli bir yöntemdir.

MoveZone’da Spina Bifida Yaklaşımımız

MoveZone olarak, Spina Bifida rehabilitasyonunda bütüncül ve bireye özel bir yaklaşım benimsiyoruz.
Her danışanımız için kapsamlı bir değerlendirme yaparak şu hedefleri ön planda tutuyoruz:
• Kas kuvvetini artırmak ve eklem hareketlerini korumak,
• Günlük yaşam aktivitelerinde bağımsızlığı geliştirmek,
• Denge ve koordinasyonu güçlendirmek,
• Manuel terapi ve doğru egzersizlerle kas dengesini sağlamak,
• Postür ve fonksiyonel hareket paternlerini iyileştirmek.

Rehabilitasyon sürecinde danışanlarımızın ilerlemesini yakından takip ediyor, motivasyonlarını korumaları için sürekli destek sağlıyoruz. Amacımız, her bireyin kendi potansiyelini maksimum düzeyde kullanabilmesini sağlamaktır

“Fizyoterapide Recovery Yaklaşımı: Vücudun Yeniden İnşa Süreci”

Recovery, vücudun sakatlık, cerrahi müdahale veya yoğun antrenman sonrası yeniden dengeye gelme dönemidir. Bu süreç, yalnızca dinlenmekten ibaret değildir; kas, eklem ve sinir sisteminin kontrollü biçimde yeniden yapılandırılmasını içerir. Doğru planlanmış bir rehabilitasyon programı, hem yeniden sakatlanma riskini azaltır hem de performansın geri kazanılmasını sağlar.

Recovery Süreci Kimlerde Gereklidir?

Recovery programları şu gruplar için oldukça önemlidir:
• Sporcularda yoğun antrenman sonrası kas yorgunluğu ve mikro travmalar yaşayanlar,
• Cerrahi operasyon geçiren bireyler,
• Ağrılı kas-iskelet sistemi problemleri yaşayanlar,
• Postüral dengesizlik veya kronik ağrılardan şikayet edenler.

Recovery Sürecinde Hedefler

• Kas gerginliğini azaltmak,
• Hareket açıklığını artırmak,
• Vücut dengesini yeniden sağlamak,
• Fiziksel kapasiteyi güvenli biçimde geri kazandırmak,
• Zihinsel olarak da bireyi iyileşme sürecine adapte etmek.

MoveZone’da Recovery Programı

MoveZone’da her bireyin ihtiyaçlarına özel recovery protokolleri uygulanır. Bu protokoller şunları içerir:
• Manuel terapi teknikleriyle kas gerginliğinin giderilmesi,
• Aktif ve pasif germe egzersizleri,
• Pilates ve nefes çalışmalarıyla vücut farkındalığının artırılması,
• Soğuk-sıcak terapi, foam roller ve mobilizasyon çalışmalarıyla dolaşımın desteklenmesi.

MoveZone olarak, iyileşme sürecini yalnızca fiziksel değil; bütünsel bir yaklaşımla değerlendiriyoruz. Danışanlarımızın yaşam kalitesini artırmak, spora güvenle dönüşünü sağlamak ve kalıcı bir denge yaratmak en önemli hedefimizdir.

Travma Sonrası Brakial Pleksus Yaralanmaları ve Rehabilitasyon

Brakial Pleksus Nedir?
Brakial pleksus, omuz, kol ve el kaslarının hareketini ve duyusunu sağlayan sinir ağının adıdır. Bu sinirlerin zedelenmesiyle brakial pleksus yaralanmaları ortaya çıkar.

Brakial Pleksus Yaralanmaları Kimlerde Görülür?
• Yenidoğanlarda zor doğum sonrası
• Trafik kazaları veya omuz bölgesine alınan travmalar
• Spor yaralanmaları (özellikle temas sporları)
• Cerrahi müdahaleler sonrası

Brakial Pleksus Belirtileri Nelerdir?
• Omuz ve kolda kuvvet kaybı
• Kol veya elde uyuşma, hissizlik
• Hareket kısıtlılığı
• Şiddetli ağrı
• Kas erimesi (uzun dönemde)

Brakial Pleksus Yaralanmasının Nedenleri
• Travma (motosiklet kazaları en yaygın sebeptir)
• Doğum travması
• Tümörler veya sinirleri sıkıştıran yapılar
• Enfeksiyon veya iltihabi hastalıklar

Brakial Pleksus Tedavisi
Fizik Tedavi: Kas gücünü artırmak, hareket açıklığını korumak ve eklem sertliğini önlemek için düzenlenir.
Manuel Terapi ve Elektroterapi: Sinir ve kas fonksiyonlarını destekler, ağrıyı azaltır.
Ortez ve Destekleyici Uygulamalar: Günlük yaşamda fonksiyonelliği artırmak için kullanılır.
Cerrahi: Sinir onarımı veya nakli gerekebilir.

MoveZone’da Neler Yapıyoruz?
MoveZone’da brakial pleksus yaralanmalarında, manuel terapi ve egzersizleri bir arada kullanarak kas gücünü artırmayı, hareket açıklığını geliştirmeyi ve fonksiyonelliği geri kazandırmayı hedefliyoruz. Danışanlarımızın günlük yaşam aktivitelerine bağımsız bir şekilde devam edebilmeleri için özel rehabilitasyon programları uyguluyoruz.

Düşük Ayak Rehabilitasyonu: Fonksiyonelliği Geri Kazanmak

Düşük Ayak Nedir?
Düşük ayak, ayağın ön kısmını yukarı doğru kaldıramama durumudur. Yürürken ayak parmaklarının yere takılmasıyla kendini gösterir. Tek başına bir hastalık olmayıp, sinir, kas veya beyin kaynaklı birçok farklı problemden kaynaklanabilir.

Düşük Ayak Kimlerde Görülür?
Düşük ayak, her yaşta ortaya çıkabilir. Özellikle bel fıtığı, sinir yaralanmaları, felç, multiple skleroz (MS) veya travmalar sonrası görülebilir. Ayrıca uzun süre bacak bacak üstüne atma veya alçı uygulaması gibi nedenlerle de gelişebilir.

Düşük Ayak Belirtileri Nelerdir?
• Ayağı kaldırırken zorlanma
• Yürürken ayağın sürüklenmesi
• Dizleri normalden fazla kaldırarak yürüme (horst yürüyüşü)
• Ayak bileğinde güçsüzlük
• Denge kaybı ve sık düşme

Düşük Ayak Nedenleri
• Siyatik sinir hasarı
• Bel fıtığı veya omurga problemleri
• Kas veya sinir hastalıkları (MS, ALS, polinöropati vb.)
• İnme (felç)
• Travma, kırık veya cerrahi sonrası sinir zedelenmesi

Düşük Ayak Tedavisi
Tedavi, altta yatan nedene göre planlanır:
Fizik Tedavi ve Egzersiz: Kas gücünü artırmak, eklem hareketliliğini korumak ve yürüme paternini düzeltmek için uygulanır.
Ortez Kullanımı: Ayak bileği-ayağı destekleyen ortezler (AFO) ile yürüyüş kolaylaştırılır.
Manuel Terapi: Kas ve sinir fonksiyonlarını desteklemek için uygulanabilir.

MoveZone’da Neler Yapıyoruz?
MoveZone olarak, düşük ayak tedavisinde bireye özel egzersiz ve manuel terapi yöntemleri uyguluyoruz. AFO kullanımı konusunda danışmanlık sağlıyor, kas güçlendirme ve yürüme eğitimi ile fonksiyonelliği artırmayı hedefliyoruz.

Halluks Valgus (Bunion): Ayak Başparmağı Eğriliği ve Tedavisi

Halluks valgus, ayak başparmağının dışa doğru eğilmesi ve başparmak kökünde kemiksi bir çıkıntı oluşması durumudur. Halk arasında “bunion” olarak da bilinir. Zamanla ağrıya, ayakkabı giymede zorluğa ve yürüme bozukluklarına yol açabilir.

Halluks Valgus Kimlerde Görülür?

  • Kadınlarda daha sık görülür.
  • Yüksek topuklu ve dar ayakkabı kullananlarda
  • Genetik yatkınlığı olanlarda
  • Düz tabanlık veya ayak yapısında bozukluğu olanlarda risk artar.

Halluks Valgus Belirtileri Nelerdir?

  • Ayak başparmağı kökünde şişlik ve kızarıklık
  • Ayakkabı giyerken baskı ve ağrı
  • Uzun süre yürümekte zorlanma
  • Başparmağın diğer parmaklara doğru kayması

Halluks Valgus Nedenleri

  • Yanlış ayakkabı seçimi (dar, sivri burunlu, topuklu ayakkabılar)
  • Genetik faktörler
  • Romatizmal hastalıklar
  • Ayak yapısındaki anatomik bozukluklar

Halluks Valgus Tedavisi

  • Ortopedik Ayakkabı ve Tabanlık: Basıncı azaltmak ve deformitenin ilerlemesini önlemek için
  • Fiziksel Tedavi: Ayak kaslarını güçlendirme ve esnetme egzersizleri
  • Manuel Terapi: Eklemlerde rahatlama ve esneklik sağlama
  • Ağrı Kontrolü: Soğuk uygulama, mobilizasyon ve uygun egzersizler
  • Cerrahi Müdahale: İleri evrelerde deformitenin düzeltilmesi için tercih edilebilir.

MoveZone’da Neler Yapıyoruz?

MoveZone’da halluks valgus tedavisinde, bireye özel egzersiz programları, manuel terapi ve ayak sağlığı eğitimi uyguluyoruz. Amacımız ağrıyı azaltmak, ayağın doğru biyomekaniğini sağlamak ve hastalarımızın günlük yaşamda konforunu artırmaktır.

Omuz Ağrılarında Doğru Yaklaşım: Tendinit Tedavisi

Omuz tendiniti, omuz çevresindeki kasları kemiğe bağlayan tendonların iltihaplanması veya tahriş olması durumudur. Genellikle tekrarlayan hareketler, zorlayıcı aktiviteler veya yaşa bağlı dejenerasyon sonucunda ortaya çıkar. Omuz tendiniti, günlük yaşamı kısıtlayan ağrıya, güçsüzlüğe ve hareket kaybına yol açabilir.

Omuz Tendiniti Kimlerde Görülür?

Omuz tendiniti her yaşta görülebilse de daha çok:

  • Sporcular (yüzme, tenis, voleybol gibi omuz hareketlerinin yoğun olduğu branşlarda)
  • Fiziksel işi yoğun olan kişiler (boya, marangozluk, temizlik vb.)
  • 40 yaş üstü bireyler
  • Omuz yapısında anatomik darlık veya geçmişte omuz yaralanması olan kişilerde daha sık rastlanır.

Omuz Tendiniti Belirtileri Nelerdir?

  • Omuzda hareketle artan ağrı
  • Gece uykuda omuz üzerine yatarken ağrı
  • Kolları yukarı kaldırırken zorlanma
  • Omuzda güçsüzlük hissi
  • Hareket kısıtlılığı

Omuz Tendinitinin Nedenleri

  • Tekrarlayan omuz hareketleri (spor veya iş kaynaklı)
  • Yanlış postür ve omuz mekaniği
  • Omuz bölgesine alınan darbeler veya travmalar
  • Yaşla tendon yapısının zayıflaması

Omuz Tendiniti Tedavisi

  • Fizik Tedavi ve Egzersiz: Omuz kaslarını güçlendirme ve esnetme egzersizleri
  • Manuel Terapi: Omuz ekleminde hareketliliği artırma ve kasları gevşetme
  • Soğuk/Sıcak Uygulamalar: Ağrı ve inflamasyonu azaltmak için
  • Postür Eğitimi: Günlük yaşamda doğru hareket alışkanlıklarının kazandırılması

MoveZone’da Neler Yapıyoruz?

MoveZone’da omuz tendiniti tedavisinde kişiye özel egzersiz programları, manuel terapi teknikleri ve postür eğitimi uyguluyoruz. Hedefimiz ağrıyı azaltmak, omuz fonksiyonlarını geri kazandırmak ve tekrar eden yaralanmaların önüne geçmektir.

Hemiplejide Fizyoterapi ve Rehabilitasyonun Önemi

Hemipleji, beynin bir yarısındaki hasar sonucu vücudun karşı tarafındaki kasların kısmi veya tam felç olması durumudur. Genellikle inme (felç), kafa travması, beyin tümörü veya bazı nörolojik hastalıklar sonrasında ortaya çıkar. Hemipleji, kişinin günlük yaşam aktivitelerini ciddi şekilde kısıtlayabilir ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir.

Hemipleji Kimlerde Görülür?

Hemipleji her yaş grubunda görülebilse de, en sık olarak ileri yaşlarda inme geçiren bireylerde ortaya çıkar. Bununla birlikte gençlerde de kafa travmaları, beyin kanamaları veya doğumsal nedenlerle görülebilir.

Hemipleji Belirtileri Nelerdir?

Hemiplejinin belirtileri kişiden kişiye değişiklik gösterebilir, ancak genel olarak şu durumlar gözlemlenir:

  • Vücudun sağ veya sol yarısında güçsüzlük veya tam felç
  • Kaslarda spastisite (aşırı kasılma) veya gevşeklik
  • Yürüme, oturma ve denge bozuklukları
  • Kol ve bacak hareketlerinde kısıtlılık
  • El becerilerinde azalma
  • Konuşma, yutkunma ve görme problemleri (eşlik eden durumlarda)

Hemiplejinin Nedenleri

  • İnme (felç): En sık görülen neden olup, beyin damarlarının tıkanması veya kanaması sonucu oluşur.
  • Travmalar: Kafa travmaları, beyin cerrahisi sonrası komplikasyonlar.
  • Beyin Tümörleri: Basıya bağlı olarak motor fonksiyonları etkileyebilir.
  • Doğumsal Nedenler: Serebral palsi gibi durumlar çocuklarda hemiplejiye sebep olabilir.

Hemipleji Tedavisi

Hemipleji tedavisinde amaç, fonksiyonel bağımsızlığı artırmak, kas gücünü geri kazandırmak ve yaşam kalitesini iyileştirmektir. Tedavi kişiye özel planlanmalı ve şu yöntemleri içerebilir:

  • Fizyoterapi ve Rehabilitasyon: Kas gücünü artırmak, spastisiteyi azaltmak, yürüme ve dengeyi geliştirmek için özel egzersizler uygulanır.
  • Manuel Terapi ve Mobilizasyon: Kas tonusunu düzenlemek, eklem hareketlerini artırmak için kullanılır.
  • Fonksiyonel Egzersizler: Günlük yaşam aktivitelerini kolaylaştıracak el-kol-bacak egzersizleri.
  • Nörolojik Rehabilitasyon Yaklaşımları: Bobath, PNF gibi özel yöntemlerle hareket kontrolü ve koordinasyon geliştirilir.
  • Teknolojik Destekler: Robotik yürüme cihazları, elektrik stimülasyonu gibi yöntemler kullanılabilir.

MoveZone’da Neler Yapıyoruz?

MoveZone olarak, hemipleji rehabilitasyonunda bütüncül bir yaklaşım uyguluyoruz. Her danışan için kişiye özel bir program hazırlıyor, manuel terapi, egzersiz ve nörolojik rehabilitasyon yöntemlerini bir arada kullanıyoruz. Amacımız, hemipleji sonrası bireylerin günlük yaşam aktivitelerine bağımsız şekilde dönebilmesini sağlamak.

Düzenli takiplerle danışanlarımızın ilerlemesini izliyor, kas gücü ve hareketliliğini artırmak için özel egzersizler uyguluyoruz. Ayrıca, ev egzersiz programlarıyla sürecin klinik dışında da devam etmesini destekliyoruz.

Hemipleji tedavisinde başarı, doğru tedavi yöntemlerini bir araya getirmekle mümkündür. MoveZone ekibi olarak danışanlarımızın yaşam kalitesini yükseltmek ve iyileşme sürecini en iyi şekilde desteklemek için yanlarındayız.

Boyun Eğriliği (Tortikollis): Doğru Tedavi ile Sağlıklı Hareket

Tortikollis, boyun kaslarının istemsiz kasılması sonucu başın bir tarafa eğilmesi veya dönmesi durumudur. Çocukluk döneminde doğuştan görülebileceği gibi, sonradan kas spazmları, travmalar veya duruş bozuklukları nedeniyle de gelişebilir. Tortikollis, hem görünüşte asimetriye hem de günlük yaşam aktivitelerinde zorluklara yol açabilir.

Tortikollis Kimlerde Görülür?

Tortikollis her yaşta görülebilse de, en sık bebeklerde doğuştan (konjenital tortikollis) ortaya çıkar. Yetişkinlerde ise ani hareketler, kas spazmları, yanlış pozisyonda uyuma, boyun fıtığı veya stres kaynaklı kasılmalar sonucu gelişebilir.

Tortikollis Belirtileri Nelerdir?

Tortikollis belirtileri kişiye göre değişebilir, ancak en yaygın şikâyetler şunlardır:

  • Başın bir tarafa eğilmesi veya dönmesi
  • Boyun kaslarında sertlik ve ağrı
  • Boyunda hareket kısıtlılığı
  • Omuzlarda asimetri
  • Baş ağrısı veya gözlerde yorgunluk hissi
  • Uzun dönemde postür bozukluğu

Tortikollisin Nedenleri

Tortikollisin farklı nedenleri olabilir:

  • Doğumsal nedenler: Bebeklerde boyun kasının kısalığı veya zor doğum süreci.
  • Travmalar: Ani boyun hareketleri, kaza veya spor yaralanmaları.
  • Kas spazmları: Uzun süre yanlış pozisyonda oturma veya uyuma.
  • Sinirsel nedenler: Boyun fıtığı, sinir sıkışmaları.
  • Psikolojik faktörler: Stres ve kas gerginliği.

Tortikollis Tedavisi

Tedavi süreci kişiye özel planlanır ve amacımız kas spazmını çözmek, hareket açıklığını artırmak ve postürü düzeltmektir. Kullanılan yöntemler şunlardır:

  • Fizik Tedavi ve Egzersiz: Boyun kaslarını esnetme ve güçlendirme egzersizleri.
  • Manuel Terapi ve Masaj: Kas spazmlarını çözmek ve hareketi rahatlatmak için manuel teknikler.
  • Sıcak/Soğuk Uygulamalar: Ağrıyı azaltmak ve kasları gevşetmek için.
  • Duruş Eğitimi: Günlük yaşamda doğru oturma ve yatış pozisyonlarını öğretmek.

MoveZone’da Neler Yapıyoruz?

MoveZone’da tortikollis tedavisinde bütünsel bir yaklaşım benimsiyoruz. Öncelikle detaylı değerlendirme yaparak, kişiye özel tedavi planı hazırlıyoruz. Manuel terapi, masaj ve egzersizlerle boyun kaslarını rahatlatıyor, hareket kısıtlılığını azaltıyoruz. Ayrıca danışanlarımıza doğru duruş ve günlük yaşamda dikkat edilmesi gereken alışkanlıkları öğretiyoruz.

Egzersizleri evde de sürdürebilmeleri için rehberlik sağlıyor, süreci düzenli olarak takip ediyoruz. Amacımız yalnızca mevcut ağrıyı gidermek değil, boyun sağlığını kalıcı olarak korumaktır.

MoveZone’da Plantar Fasiit İçin Etkin Çözümler

Plantar fasiit, ayağın tabanında topuktan parmaklara kadar uzanan plantar fasya adı verilen kalın bağ dokusunun zorlanması ve iltihaplanmasıyla oluşan bir rahatsızlıktır. Genellikle sabah ilk adımlarda ya da uzun süre ayakta kalındığında topuk ağrısı ile kendini gösterir. Sporcularda, aktif yaşam sürenlerde ve uzun süre ayakta çalışan kişilerde sık görülen bir problemdir.

Plantar Fasiit Kimlerde Görülür?

Plantar fasiit daha çok:

  • Koşu, futbol, basketbol gibi yoğun ayak yüklenmesi gerektiren sporlarda,
  • Uzun süre ayakta duran veya sert zeminde çalışan kişilerde,
  • Fazla kilolu bireylerde,
  • Düz tabanlık veya yüksek kavis (pes cavus) gibi ayak yapısı bozukluğu olanlarda,
  • Yanlış ayakkabı tercihi yapanlarda görülür.

Plantar Fasiit Belirtileri Nelerdir?

En sık görülen şikayetler:

  • Özellikle sabah ilk adımlarda veya dinlenme sonrası topukta şiddetli ağrı,
  • Uzun süre ayakta durunca veya yürüyünce artan ağrı,
  • Topuk çevresinde hassasiyet,
  • Ayağın tabanında gerginlik hissi,
  • İleri vakalarda yürüyüşte aksama.

Plantar Fasiit Nedenleri

Plantar fasiitin en yaygın nedenleri şunlardır:

  • Uzun süreli ayakta durma veya sert zeminde çalışma,
  • Uygun olmayan ayakkabı kullanımı,
  • Fazla kilo ve obezite,
  • Ayak kemerinin yapısal bozuklukları (düz taban, yüksek kavis),
  • Aşırı koşu ve yürüyüş gibi tekrarlayıcı zorlanmalar,
  • Baldır ve ayak kaslarında gerginlik.

Plantar Fasiit Tedavisi

Tedavide amaç ağrıyı azaltmak, fasyanın iyileşmesini desteklemek ve yeniden aktif yaşama dönüşü sağlamaktır. Tedavi yöntemleri:

  • Fiziksel Tedavi ve Egzersizler: Baldır kaslarını ve plantar fasyayı esnetmeye yönelik egzersizler uygulanır. Ayağı destekleyici kuvvetlendirme egzersizleri önemlidir.
  • Manuel Terapi ve Masaj: Ayağın tabanına ve baldır kaslarına yapılan özel teknikler gerginliği azaltır.
  • Soğuk Uygulamalar: Özellikle topuk bölgesine yapılan buz uygulamaları ağrıyı hafifletir.
  • Ortez ve Tabanlık: Ayak yapısına uygun tabanlık kullanımı basınç dağılımını düzenler.
  • Destekleyici Bantlama (Kinesiotape): Fasya üzerindeki yükü azaltır.
  • Medikal Müdahale: İnatçı vakalarda enjeksiyon tedavisi veya nadiren cerrahi yöntemler gerekebilir.

MoveZone’da Neler Yapıyoruz?

MoveZone olarak plantar fasiit tedavisinde kişiye özel yaklaşım benimsiyoruz. Öncelikle ayak yapısını, yük dağılımını ve kas dengesizliklerini analiz ediyoruz. Tedavi sürecinde:

  • Manuel terapi teknikleri ile topuk ağrısını azaltmayı,
  • Germe ve kuvvetlendirme egzersizleriyle fasyayı desteklemeyi,
  • Pilates ve fonksiyonel egzersizlerle vücut dengesini geliştirmeyi,
  • Ayak basış analiziyle uygun tabanlık ve ayakkabı önerileri sunmayı hedefliyoruz.

Danışanlarımızın günlük yaşamda ayak sağlığını koruyacak alışkanlıklar edinmesini sağlıyoruz. Düzenli takip ve kişiye özel programlarla en iyi sonuçlara ulaşmayı amaçlıyoruz.

MoveZone’da Patellar Tendinopatiye Yaklaşımımız

Patellar tendinopati, diz kapağı (patella) ile kaval kemiği (tibia) arasında yer alan patellar tendonun tekrarlayan zorlanmalar sonucu yıpranması ve ağrıya neden olması durumudur. Genellikle sporcularda görülse de, aktif yaşam süren herkesin karşılaşabileceği bir problemdir. Diz önünde ağrıya yol açarak günlük aktiviteleri ve spor performansını olumsuz etkileyebilir.

Patellar Tendinopati Kimlerde Görülür?

Patellar tendinopati daha çok:

  • Basketbol, voleybol, futbol gibi sıçrama ve ani yön değiştirme gerektiren sporlarda,
  • Yoğun antrenman yapan sporcularda,
  • Sürekli merdiven çıkan, diz çöken veya ağır yük kaldıran kişilerde,
  • Düz tabanlık ya da diz kapağı hizalanma bozukluğu olan bireylerde daha sık görülür.

Patellar Tendinopati Belirtileri Nelerdir?

Belirtiler kişiye göre değişiklik gösterebilir, ancak en sık görülen şikayetler şunlardır:

  • Diz kapağının hemen altında, ön diz bölgesinde ağrı
  • Sıçrama, koşma, merdiven çıkma veya çömelme sırasında artan ağrı
  • Dizde hassasiyet ve sertlik
  • Uzun süre otururken diz önünde rahatsızlık hissi
  • İleri vakalarda şişlik ve hareket kısıtlılığı

Patellar Tendinopatinin Nedenleri

Patellar tendinopati genellikle aşırı kullanım sonucu gelişir. En yaygın nedenler şunlardır:

  • Tekrarlayan zıplama ve koşu aktiviteleri
  • Diz çevresi kaslarının dengesizliği veya zayıflığı
  • Yetersiz ısınma veya esneme
  • Yanlış antrenman teknikleri
  • Uygun olmayan ayakkabı veya zemin
  • Biyomekanik sorunlar (düz tabanlık, diz kapağı dizilimi bozuklukları)

Patellar Tendinopati Tedavisi

Tedavide amaç ağrıyı azaltmak, tendonun iyileşmesini sağlamak ve spora/aktif yaşama güvenli dönüşü mümkün kılmaktır. Tedavi yöntemleri şunları içerebilir:

  • Fiziksel Tedavi ve Egzersizler: Quadriceps, hamstring ve kalça kaslarını güçlendiren özel egzersizler uygulanır. Eksantrik egzersizler özellikle etkilidir.
  • Manuel Terapi ve Masaj: Tendon ve çevresindeki kasların rahatlamasına yardımcı olur.
  • Soğuk ve Sıcak Uygulamalar: Akut dönemde ağrıyı azaltmak için soğuk, kronikleşmiş ağrılarda ise sıcak uygulamalar tercih edilebilir.
  • Destekleyici Bantlama (Kinesiotape): Tendona binen yükü azaltarak ağrıyı hafifletir.
  • Medikal Müdahale: Şiddetli vakalarda enjeksiyon tedavileri veya cerrahi yöntemler düşünülebilir.

MoveZone’da Neler Yapıyoruz?

MoveZone olarak, patellar tendinopati tedavisinde bireye özel bir yaklaşım benimsiyoruz. Öncelikle detaylı bir değerlendirme yaparak tendonun yüklenme kapasitesini ve kas dengesizliklerini analiz ediyoruz. Tedavi sürecinde:

  • Manuel terapi yöntemleri ile ağrıyı azaltmayı,
  • Eksantrik ve fonksiyonel egzersizlerle tendonun yeniden güçlenmesini,
  • Pilates ve rehabilite edici egzersizlerle vücut dengesini sağlamayı,
  • Sporcular için performansa yönelik özel programlarla güvenli spora dönüşü hedefliyoruz.

Danışanlarımıza ayrıca doğru egzersiz tekniklerini öğretip, günlük yaşamda diz sağlığını koruyacak alışkanlıklar kazandırıyoruz. Düzenli takip ve kişiye özel programlarla tedavi sürecinde en iyi sonuçları elde etmeyi amaçlıyoruz.